Deniz ticareti, ekonomik, teknik ve hukuksal unsurları olan bir olgu olup, deniz ticareti hukuku, deniz üstünde yürütülen ticari ilişkileri düzenleyen bir deniz hukuku dalıdır. Günümüzde deniz ticareti hukukunda tarafların farklı uluslardan oluşabilmesi ve uyuşmazlıklarında milletlerarası nitelikli olabilmesi sebebiyle devletler ortak hareket etmeye başlamıştır.
Deniz ticareti çoğunlukla taşıma üzerinden gerçekleştirilmektedir. Bunların yaklaşık % 95’i dış taşıma (İthalat, İhracat, Transit), %’1 ise kabotajdır. Türkiye ise taşımacılık alanında başat ülkelerdendir; Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı verilerine göre; Çanakkale ve İstanbul Boğazlarından 2015 yılında 1.343.206,222 toplam gras tonlu 86.784 adet gemi geçişi gerçekleşmiştir. Deniz ticareti alanındaki bu gelişmeler karşısında, devletlerin bu sektörden daha fazla kazanç sağlayabilmesi için uluslararası örgütler kurulmuş, uluslararası hukuk kuralları benimsenmiş ve bu kurallar hızlı bir şekilde ülkelerin iç hukuklarına girmiştir.
Bu kapsamda; EKİBİMİZ, çatma, kurtarma ve yardım, seferden men kararı alınması, yakıt alacaklarının tahsili, gemi adamı alacaklarının tahsili, müşterek avarya, stevedore sorumluluğu, kanuni rehin hakkı kararlarının icrası, hapis hakkı tesisi, charterparty metinlerinin hazırlanması ve bu metinlerin yorumlanmasından kaynaklı uyuşmazlıklar, laytime ve demuraj sürelerinin hesabı, time-charter kira bedelinin tahsilinde gecikme, gemi tescil ve terkin işlemleri, deniz hukukuna özgü mortgage işlemleri, gemi sicil işlemlerinin closing aşamasında tarafların temsili, gemi ve yat inşası sözleşmelerinin tanzimi, deniz hukuku alanındaki diğer sözleşmelerin hazırlanması (navlun, kırkambar v.s.), deniz sigortası anlaşmaları da dahil olmak üzere deniz hukuku alanında müvekkillerine hukuki danışmanlık hizmeti sunmaktadır.